Sahte Paralar ve Kalpazanlar: Osmanlı Ekonomisinin Büyük Buhranı
Osmanlı İmparatorluğu’nda sahte para basanlara “Kalpazan” denirken, sahte paralar da “kalp para” olarak adlandırılırdı. Bu durum, Arapça kökenli olan “Kalp” sözcüğünün düzmece anlamına gelmesinden kaynaklanmaktadır. Günümüzde de aynı şekilde anılan kalp paraları, Osmanlı’yı Avrupa’dan gelen sahte paralar ve kalpazanlar nedeniyle ekonomik krize sürüklemişti.
Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk büyük ekonomik buhranı, Avrupa ve Amerika’dan getirilen gümüşlerin etkisiyle yaşanmıştı. 1568’de John Bodin, Osmanlı ve Avrupa’da yaşanan fiyat artışlarının nedenlerini incelediği çalışmasında, Yeni Kıta’dan getirilen bol miktarda gümüşlerin fiyatları olumsuz etkilediğini belirtmişti.
Kalp Paralarının Hüküm Sürdüğü Zorlu Zamanlar
Tarihçi Halil İnalcık da Osmanlı İmparatorluğu’nun en zor dönemlerinden biri olan 1571-1610 yılları arasındaki Büyük Bunalımı incelerken, Amerika ve Avrupa kaynaklı gümüş paraların yanı sıra kalpazanların da Osmanlı’yı hedef aldığını vurgulamıştı.
Osmanlı ceza hukukunda sahte para basanlara verilen cezaların ciddiyetinden bahseden İnalcık, bu suçu işleyenlere idam cezası ve mallarının el konulması gibi ağır yaptırımların uygulandığını belirtmiştir.
Yüksek Yerlilerin Bile Karıştığı Kalpazanlık
Osmanlı, kalp paralarıyla savaşmak için elinden geleni yapmış olsa da, bazı yetkililerin bile kalpazanlık işine bulaştığı bilinmektedir. 1868’de Trablusgarplı Ali Paşa’nın evine yapılan baskın gibi olaylar, kalpazanlık suçunun ne kadar yaygınlaştığını göstermektedir.
Son dönemlerde idam cezalarının yerini kürek cezalarının aldığı bilinmektedir. 1800’lerden itibaren kalpazanlara verilen cezalar genellikle kürek cezası olmuş ve bu cezaların çoğu zaman affedildiği görülmüştür.
patronlardunyasi.com