“`html
Bu dört liderin, yeni dünya düzeninin mimarları olacağı iddiaları yayılıyor.
Bugüne kadar böyle bir savaşa tanıklık etmedik.
Dijital savaşlar, devam etmekte ve bazıları şekil değiştirerek yeni mücadelelere dönüşmektedir.
Çin, kapitalist yapı içine yerleşmiş ve kendi alternatif medeniyet fikrini kaybetmiştir. Onu yeniden inşa etme imkanı artık kalmamıştır.
Postmodern hegemonyanın temelleri atılırken ise İslam dünyası göz ardı edilmiştir.
Burada iki temel sebep öne çıkmaktadır: İslam ülkeleri durdurulmuş, diğer doğu kültürleri ise rahatlıkla etkisiz hale getirilebilmiştir.
Türkiye, bu noktada yeniden canlanarak, geçmişteki gibi etkili bir rol üstlenebilir.
Aslında, Türkiye’nin küresel düzende önemli bir rol alması, sistemin kurucu unsuru olmasını sağlayacaktır. Bu, hem Türkiye’nin lehine hem de genel dünya dengeleri açısından kritik bir faktör olacaktır.
Medya, bu durumu değerlendirirken, açık bir perspektif sunmamız gerekmektedir: Türkiye olmadan bir dünya kurmak mümkün değildir.
Bunun sonucunda toplumun esareti ve tükenmesi söz konusu olabilir.
Sonuç olarak, geleceği şekillendirme sorumluluğu bizdedir.
“`